Lökositler, diğer bir adıyla akyuvarlar, vücudun savunma hücreleridir. Lökositler, çeşitli alt tiplerden oluşur ve enfeksiyon durumlarında sayıları artarak vücutta enfeksiyonlara karşı savaş açarlar. Bağışıklık sisteminin önemli bir bileşeni olan lökositler, vücudun sıvı bölümlerinde bulunur ve kanın yanı sıra lenf sisteminde de yer alırlar. "3-4 lökosit" terimi, beyaz kan hücrelerinin belirli bir alt grubunu ifade eder ve bu hücreler kemik iliği, lenf bezleri, dalak ve timüs bezinde üretilir. Lökositlerin sayısı, çeşitli durumlara bağlı olarak artış veya azalış gösterebilir.

3-4 lökosit değerleri, vücudun tüm sistemlerini etkileyen genel bir enfeksiyon varlığında artış gösterir. Bu durum, vücuda giren yabancı ajanların hızlıca bulunup yok edilmesi amacıyla meydana gelir. Enfeksiyonun vücuttan temizlenmesi durumunda, lökosit değerleri normal seviyeye döner. Bazı durumlarda ise bağışıklık sisteminin baskılanması sonucu lökosit değerleri normalin altına düşebilir. Bu, vücuda giren yabancı ajanların bağışıklık sistemi tarafından fark edilememesi ve bu sistemin işlevsiz hale gelmesi sonucu oluşur.

AIDS gibi viral enfeksiyonlarda ve brucella gibi bakteriyel enfeksiyonlarda, hastalık vücutta gizli seyredebilir ve bağışıklık sistemi bu hastalıkları oluşturan ajanları fark edemeyebilir. Bu durumda hastalık, tüm vücut sistemini etkisi altına alıp bağışıklık sistemini baskılar ve lökositleri parçalayarak 3-4 lökosit değerlerinin normalin altına düşmesine neden olur.

Böylece, "3-4 lökosit nedir?" sorusunun cevabının bu makale ile yeterli şekilde verildiği söylenebilir. Lökositlerin bağışıklık sistemi içinde oynadığı rol ve değerlerinin değişimlerine neden olan durumlar hakkında daha fazla bilgi edinmek, sağlık durumunu anlamak açısından önemlidir.